mercedes ceo'su ola källenius, israil'e karşı yapılan terörist saldırılardan endişe duyduğunu ve mercedes-benz'in israil'e destek olmak amacı ile israilli bir yardım kuruluşu olan united hatzalah için 1 milyon euro bağışladığını açıklamıştı.

https://www.linkedin.com/…=public_profile_post_view

https://ccc.bc.edu/…s-respond-israel-hamas-war.html

bu durumda ''doğrudan ya da dolaylı bir şekilde zalimlere ve katillere destek olmak, onların destekçilerine destek olmak haramdır'' şeklinde fetva veren, kendisine tahsis edilen mercedes araçlarını kullanan ali erbaş haramcıların başı değil midir? ali erbaş eğer sözünün eri bir müslümansa bu araçlarını satmalı ve gelirini gazze'ye bağışlamalı. belki mevkisini kullanarak elinde son model iphonelarla milletin kahvesini dökmeye kalkan eylemcilere de örnek olur diyorum.

edit: yazarların çoğu devlet adamlarının ellerindeki araçlara da dikkat çekmiş. türkiye, dünyada makam aracı sayısı bakımından rekoru elinde tuttuğuna göre devlet adamları da samimiyetlerini kanıtlamak için buna dahil olabilir.

"kocamla aramızı açıyorsun, çekil aramizdan"
(öz annemin öz babamla ilgili bana sarfettigi cümle. ki boşanalı 7 yıl olmuştu ve ben 14 yaşındaydım)

...

(ellerini havaya hayır manasında kaldirarak) "sakın bana güvenme! sakın!"
(öz annem hamile olduğumu öğrendiğinde)

...

"benim onunla bu evde bir düzenim var, sakın bana güvenme. başının çaresine bakarsin"
(kızım bebekken eşimle yaşadığımız bir kriz esnasında, ayrılma ihtimali hakkında konuşurken. "o" dediği de içguveysi aldığı 2. eşi)

işin garip tarafı hiç anneme yıkılmadım ben. ne madden ne manen. onda nereden gelişti bu "aman bana yıkılmasın" tribi bilmiyorum. 16 yaşından beri para kazanan, hatta üniversitede bir yaz onun patlattigi kredi kartlarını çalışıp ödeyen, ilk maaşıyla annesini tatile gönderen bir çocuktum.

ama yetmedi işte, bilemiyorum...

babam hep yıkıldı ona halbuki. faturası da bana kaldı belki de...
...

anne olayı şanstır ya. anadan yana tuzu kuru olup geh geh analık kutsayan herkese kafam girsin.

edit: arkadaşlar sakin, mesaj kutum patladı.
çok gerilerde kalmış işler. 42 yaşındayım, bebe 12 ye girdi. eşimle işleri epeeeey zaman önce oturttuk ve şahane bi hayatımız/ailemiz var. no more drama...

hayata bok gibi ailelerle başlamış insanlar da vardır yani, ona binaen yazdım.
ve kuyruğu indirmesin de onlar. dünyada güzel seçimler de, iyi yollar da, güven veren insanlar da var.
şükür ki var.

her tarafa selam çakmış bir plaka. ne desem bilemedim.

(bkz: selamın aleyküm lucifier abi)

ulan ali ece.

sen ne büyük adamsın.

yine dünyanın gündemini bir süre meşgul edecek kapaktır..
ilk göze çarpanlar :
- genel bir seçim ortamı (sadece siyasi seçimler değil, her alanda farklı alternatifler arasında)
- fosil yakıt ve elektrikli araçlar konusunda bir tehdit olarak çin
- güneş ve rüzgar gibi yenilenebilir enerji peşinde batı
- güneydoğu asya ve latin amerika merkezli, yeraltı ve yerüstü kaynak savaşları/gerilimleri
- yapay zekâ merkezli gelişim ve belki de bu alanda ikinci faza geçiş
- finans dünyasında klasik yatırım araçları yerine yeni bir sistem arayışı (muhtemel kripto boğası)
- yeni bir ticaret/hammadde ve navlun krizi
- küresel ısınma ve iklim krizi
- nükleer yarış

ve son olarak rahmetli ecevit'in güvercini..

gözün aydın türkiye, ak güvercin geliyor..
güçlendikçe dsp, halkın yüzü gülüyor..

birinin hiç unutamadığı biri olmak (kadın/erkek farketmez) hiç romantik bir durum değildir. başa beladır. takıntılı aşkların sonu pek iyi bitmez. özenmeyin, özendirmeyin. bunu tatlı, ponçik gibi göstermeye çalışmayın. bergen vs bi ton kadının hayatını hatırlayıp, kendinizi bi şekilde unutturun.

karı koca arasına giren kötü olur, ben bu sözün doğruluğuna şahit oldum, yakın tanıdığım bir çift, erkek iş yerinden bir kadın ile eşini aldatıyor, ben de biliyorum, çok kişi de biliyor, bir kişi eşine bu durumu söyledi, kadın başta boşanıyorum, bitti dedi, üç gün sonra barıştılar, söyleyen kişi, kıskanç, onların yuvasını yıkmak isteyen, dünyanın en kötü insanı oldu.

(#158746885) senin gibi beyin ölümü gerçekleşmiş birine uçuş prensipleri, geometri falan mı anlatayım şimdi? anlatsam anlayacak mısın? hiç sanmıyorum. şunu açıklayamıyorsunuz daha. en doğusu ile batısı arasında 1500 küsür kilometre olan türkiye'nin en doğusunda güneş doğmuşken batısı nasıl hâlâ zifiri karanlık? düz dünyacı geri zekâlılara göre güneş yerden 6370 km yükseklikte. sizin saçma teorinize göre, güneş ığdır'ı aydınlatırken ve yeryüzünün 6370 km üstünde iken 1500 km uzaklıkta olan gökçeada'dan nasıl görünmüyor. bilimsel olarak kanıtlanmış gerçekleri nasıl hiçbir bilimsel yanı olmayan saçma sapan uydurma bilgilerle çürütmeye çalışıyorsunuz, bu nasıl bir akıl tutulmasıdır anlamıyorum.

şunu da ekleyeyim, yüz yıllardır denizciler, on yıllardır pilotlar küre dünya haritalarına göre seyrüsefer yapıyorlar ve ne hikmetse istedikleri noktaya ulaşıyorlar. ben düz dünya haritasına göre uçsam istediğim yere varamam çünkü dünya düz değil ve öyle aptal bir harita gerçek dışı. aa pardon biz pilotlar da dünyanın düz olduğunu gizleyen gizli güçlerin adamıydık demi? hatta uçarken zehir falan fışkırtıyoruz uçaktan.

allah akıl fikir versin. net geri zekâlısınız, ruh hastasısınız. acınacak haldesiniz.

edit: imla

https://eksiseyler.com/…nsiyetci-tweetler-olay-oldu

gençliğinizde attığınız bu tweet'ler hakkında şimdi neler düşünüyorsunuz, bu tweetlerin sahibi olarak kadın hakları savunuculuğu yapmanız ironik değil mi, üstüne üstlük bu tweetlerinizi sitesinde haber yapanın sorularını cevaplıyor olduğunuz ekşi sözlük olduğunun farkında mısınız

süresiz nafaka durumunun feminizmin savunduğunu iddia ettiğiniz kadın erkek eşitliğine ters düştüğünü düşünüyor musunuz

2023'e kadar bomboş bir içişleri bakanlığı deneyimlemişiz dedirten olaylar zincirinin son halkası.

şimdiye kadar neredeydiniz ali bey de dedirtmiştir.

life is beautiful filminde yahudi babanın oğlundan ayrılıp ölüme güle oynaya gitmek zorunda kaldığı sahne. o kadar çaresiz hissederim kendimi. aynı milletin şu anda bir başka coğrafyada babaları ve oğulları, anneleri ve güzel kız çocuklarını hayattan ya da bedeninin bir uzvundan kopardığını düşündükçe aynı çaresizlik gelir oturur kalbime.

meclise bak metro turizm yazıhanesi.

şüphedir.

bir ilişkide herhangi bir konuda şüpheye düştüyseniz geçmiş olsun. muhtemelen korktuğunuz şey yaşanmıştır ya da yaşanıyordur. sizi gerçekten seven sizi şüpheye düşürmez.

sinemaya dair en kaliteli yapımların zaten özellikle 2000 yılından önceye ait olduğu doğrudur. 2000-2010 arası da nispeten kaliteli yapımlar var ama özellikle 2010 sonrası için kaliteli film sayısı giderek düşüyor ve bu oran azalıyor. süper kahraman saçmalıklarının popüler olması ve platformların etkisiyle bu kalitenin düştüğünü söyleyebiliriz.

edit: fikrini dile getiren herkese teşekkürler. ben sinemaya çok meraklı ve gönül vermiş birisi olarak, eski yapımların yerinin her zaman daha farklı olduğunu düşünüyorum. diziler için de aynısı geçerli. cgi teknolojisi ve bilgisayarlı efektler ile yapılan filmlerin; animasyonların kalite ve sanatsal yönden kötü olduklarını düşünüyorum. 1980'lerde; hatta daha da önceleri çekilen animatronik efektli bilim kurgu, aksiyon ve korku filmlerini daha etkileyici buluyorum zira hepsinin yapım aşamaları adeta sanatsal ve bilimsel bir çalışmanın ürünü gibi.

masum bir çocuğun göz göre göre vefat etmesi olayıdır.

lakin şu entry de (bkz: #158781576) doğal seleksiyon yazan yavşağın da, aynı seçilime uğramasını umuyorum.

edit: bu bit yavrusu entrysini görsel silmiş, bi de bana tepkinin bana değil anasına babasına göster diye mesaj atıp görsel mesaj alımını kapatmış.

sanırım kendisi, dişi ağrıdığında bu yavrunun anası babası gibi diş doktoruna gitmek yerine baytara gittiği için aileye tepki gösterilmesi gerektiğini düşünüyor. umarım hak ettiğini sen de bulursun, uyuz korkak.

(bkz: mercedes'in israil'e desteğini açıklaması)

eyyy din kardeşlerim!
biz ki hak yolunda mücadele eden bir ümmetin sarsılmaz neferleriyiz.
biz ki batıl ile olan savaşa kefenleri ile giren mücahitleriz.
geçmişten bugüne siyonizm ile nasıl mücadele ettiysek, bugün de bu mücadelemiz kararlılıkla sürmeye devam edecektir.

kardeşlerim!
bugünden itibaren asla mercedes marka araç satın almayacağız.
mercedesi zarara uğratabilmek için, elimizdeki mercedeslerimizi de yok pahasına satıp mercedes fiyatlarının dibi görmesini sağlayacağız.

büyük bir dirayetle kahvecilerde ve hamburgercilerde cihat eden yol arkadaşlarımız.
sizin de yeni cepheleriniz otobanlar ve sahil yolları olmalı.

bir olacağız!
iri olacağız!
diri olacağız!

hak yolunda çalışarak, batılı hezimete uğrattığımız o mübarek günü elbet bir gün göreceğiz!!!
la galibe illallah!

türk.
son birkaç yıldır yaşadığımız ekonomik kriz mutsuzluğumuz ve sosyal medya dejenerasyonunu saymazsak türkler mizahi yönü en güçlü, aile kavramına çok önem veren, akıllı bir millet. evlilik için ideal.

ülke batmis tükenmis harabeye dönmüs, akp-mhp savasinin baslamasindan bana ne dedirten tespit.

(bkz: hayallerde yaşıyor bazı hippiler)

bu ülkenin muhalifi adam olmaz.

cine5'in karincali pornosu.

1) doğu anadolu silme kürt değildir.
2) aynı coğrafyada yaşayan insanlar aynı yemekleri yer
3) kürt komşularınızın size ikram ettikleri ile kendi yedikleri aynı olmayabiliyor. özel yemekleri size ikram ediyorlar.
4) doğu anadolu'nun da ağır garibanlık yemekleri vardır. aklıma gelenler:

murtuha: van'ı serpme kahvaltısı ile biliyorsunuz. ama bakın bu da bir kahvaltılık. yağda unu kavurup içine yumurta kırılıyor. bildiğin yağda kavrulmuş una ekmek banıyorsun.

keldoş: tava ekmeğini ufalıyorsun. üstüne tereyağı gezdiriyorsun. onun da üstüne yoğurt döküyorsun.

kete: hamurun içine katık olsun diye kavrulmuş un koyuyorsun.

5) kürt böreğinin aslında kürtlerle alakası yok
6) ama kürt dememek için kürt böreğine küt böreği demek de komik
7) bence yazarlar kürt dememek için gösterilen çaba ile iyi dalga geçmişler. atladıklarını ekleyeyim:

yöre halkımız böreği

uzun uzun yorum yapmadan özet geçmek istediğim reality show;

- kıvanç’ın hakkı yendi
- barbaros kendinden iğrendirdin ama şer ittifakına yanaştığın için ödülünü aldın
- sergen yedi köyün ağası gibi dolanıyor, jüri’deki adamlara dengi gibi davranıyor, adamlar da ağzını açıp tek kelime edemiyor. öyle saça böyle tarak hesabı.
- dilara, seni ailen dışında ekran başında en yakın arkadaşın bile desteklemiyordur

müthiş bir tespit. bu gizli bilgiyi best brolar bile bilmez. ama evli olanlar bilecektir ki bu cefakar donlar eşler tarafindan sıklıkla banyo çöpünü boylamaktadir. olay bize kalsa o don belden düşene kadar giyilir.
burdan tüm gotu delik dostlara selam olsun.
seher yıldızından tüm dostlara

starbucks'ın kahvesine güzel demek mcdonalds hamburgerine lezzetli demek gibi. boykot düşüncesi ile alakası yok starbucks'ın olayı ulaşılabilir olması ve standarta sahip olması.

kolay bir şekilde bulunabilecek zincirler arasında daha iyi olanlar
(bkz: espresso lab)
(bkz: caffe nero)
biraz daha zor ulaşılan ufak zincirlerden:
(bkz: voi)
(bkz: petra)
(bkz: kronotrop)
(bkz: moc coffee)

olabilir. ama starbucks hayat kurtarıcıdır şehirlerarası mola verdiğiniz noktada bile bulunur ve belli bir standarta kahve içeciğinizi garanti eder.

ben taksicilere zerre acımıyorum. yolda giderken yol falan vermiyorum, müşteri ile pazarlık ederken arkadan korna çalıyorum. bunların dertleri de zerre kadar umrumda değil. zaten adamların müşteri pazarı biz değiliz ki, turist. gitsinler derdini rus / arap konsolosluklarına anlatsınlar. sırf ekrem problem çözdü olmasın diye tüm istanbula kan kusturdu bu yönetim.

göster bakalım pipini ablalara diyorum bi çıkarıyor ablalar şok

alınmaz.

sebebi de şu:

toyota mirai

bu gördüğün bir hidrojen arabası.

5.6 kg hidrojen ile ekonomi modunda 1003 km gidiyor.

link

motoru hidrojen yakıt hücrelerinden oluşuyor. havadaki oksijeni alıyor, tanktaki hidrojeni çekiyor. ikisini tersine elektroliz denen bir kimyasal reaksiyon ile birleştirip elektrik üretiyor. egzozdan ise sadece su buharı çıkıyor.

ayrıca depo 30 dakikada değil 5 dakikada doluyor.

hidrojeni de elektroliz ile okyanuslardan, denizlerden üretebilirsin. dünyanın dörtte üçü su kabaca...

batarya derdi yok. batarya olmayınca araç da çok hafifliyor.

bak şu aşağıdaki california'da faal hidrojen istasyonlarının konumları:

link

ve toyota şu an bu aracı 49500 dolara satıyor. ama en yeni teknoloji olduğu için yaygınlaştıkça ucuzlayacaktır.

gelecek bu arabalarda kardeş.

korkarım elektrikli araba alanların arabaları 4-5 seneye çöp olacak.

edit: şu video yeni sayılır. 3 ay öncesine ait...

link

özeti bosch stuttgart'daki fabrikasında hidrojen motoru üretiyor. standart kamyonun motorunu söküyorsun. yerine hidrojen motoru takıyorsun. 70 kg hidrojen tankıyla 500 kg toplam ağırlıklı motor 40 tonluk kamyonu tam 900 km götürüyor. ve bosh bu sene içerisinde üretime başlıyormuş arkadaşlar. videodaki bitmiş ürün.

40 tonluk kamyonu 900 km elektrik motoru ile götürmek isteseniz 9-10 ton sadece batarya olması gerekiyormuş.

haberi okuduğunuzda istenilen takviye teknik-taktik yönünden değil; takımda birçok farklı dil konuşan futbolcu olduğu için iletişim problemini ortadan kaldıracak birisinin yani takımdaki futbolcuların ana dillerini konuşabilecek birisinin ekibe katılmasını istemişler.

bu arada fenerbahçeli değilim.

polatlar, candanlar sırada kim var karahanlı'mı?

thy'nin sipariş ettiği airbus'lar da olmasa bugün cenaze namazımız kılınacaktı herhalde. bu kadar da ölümüne satış olmaz a.k! geçen hafta coca cola, efes ve sabancı'yı tamamen elden çıkardığım için halime şükrettim. elimde kalan diğer hisseleri de boş gözlerle izliyorum artık. bazı hisseler son 1 yıldaki en düşük seviyesine geldi. bazı hisselerin de seçim sonrası oluşan bütün primleri, kârı uçtu gitti. koskoca bilanço dönemi, o çiçek gibi bilançoların da hepsi piç oldu gitti. bilanço döneminde insanlar ralli olacak diye beklerken endeks ayrı, hisseler ayrı çakıldı. sebep olanların yedi feriştahının geçmişini sikeyim! çoluğunuzdan çocuğunuzdan çıksın! son 2 ayda çok insanın ahını aldınız! elbet bir gün bunların hesabı sorulur!

anne olmadan ölmek istemiyorum

yahudi cesaret madalyası takıp, oğlu israille ticaret yapan arap itlerinin tespitini sikiyim.

türkiye cumhuriyetine, bürokrasisine ve hukukuna şu ana dek en büyük zararı veren, ne kadar mafya varsa kucak açan kötü niyetli siyasetçi.

siz ne anlatırsanız anlatın, herkes kendi vasıfsızlığıyla, kendi potansiyeliyle bakar olaylara.

bunun türkçedeki karşılığı eziklik.

ezik adamlar için dönemin yaygın dilini bilen birinin başarılı olması bile bir çözümlenemeyen, altında birşey aranmasına vesile olan bir komplekstir.

o yüzden şaşırtmıyor, bu kompleksli tiplerin hayal dünyası. ve onların 21 sene israil, bop, abd götü yalayanlar tarafından, "istikrarlı bir güç yaratacağız zamanı gelince onların defterini düreceğiz" algısı yaratılarak sömürülüyor oluşu.

yaşadığımız çoğrafya bu tiplerin yarattığı mitlerin yüzü suyu hürmetine bu kadar boktan.

mesele kılıçdaroğlu değil.

parti içindeki çete, rantın en ballı kaymaklı olduğu yerlerde gücü kaybetmemek ve kendi yakınındakilerin belediyelere çöreklenmesini sağlamak için kılıçdaroğlu'nu koçbaşı gibi kullanmak istiyor. çünkü kk parti içindeki en güçlü hiziplerden alevi damar için bir şeyh gibi, tarikat lideri gibi bir şey.

mümkünse ibb seçimlerini de sabote ederek imamoğlu'nun ayağını kaydırmak isteyecekler çünkü 2028 cb seçimleri için imamoğlu adaylığına yönelik konsensüs bunlar için oldukça tehlikeli. bu sülük çetesi için belediye rantı yemek türkiye'yi kazanmaktan daha önemli. türkiye'yi akp çocukları, seküler bölgeleri de kk tarikatı yemek istiyor. mevzu bundan ibaret.

(bkz: bakkalcı)

lan bari kafası olmasaydı, baktıkça korkarım . nasıl sadist insanlar var anlaması güç.

adam bir ülkenin kurucu liderine "çocuk sevici" derken ırkçılık uymuyor da haddini bildirince mi ırkçılık oluyor.

ulan bitmedi be ermeni sevdanız bitmedi be.

bulduğun insan içine sinmiyorsa yine o saydıklarını tadamazsın üstüne bir de stres yaşarsın. saydığın şeyler çok güzel, yanına 50 bin lira aylık kazanç da olsa süper olurdu ama sadece istemek yetmiyor.

olm kim kaç saat uyuyorsa uyusun lan, karışıp durmayın insanlara.

muhakeme kabiliyeti turnusolü iç işleri bakanı.

herhangi bir bakanın rte'nin isteği dışında bir iş yapabileceğini düşünen muhalifler beni akp hatta troll tayfadan daha çok korkutuyor.

rte'nin güç, iktidar, para paylaşımında mhp'ye ve bahçeli'ye laf söylemeden mhp'yi tırpanlaması, yerel seçimler için ise ılımlı seçmene hoş görünmesi lazım.

cumartesi annelerinin eylemlerini vali iken yasaklayan ali yerlikaya, bakan olarak bu nedenle bu eylemleri serbest bırakıyor.

polatları içeri alıyor ama bu kişilere kara parayı kimin akıttığı ve temizlendikten sonra paranın nereye gittiği bu nedenle kurcalanmıyor ya da kurcalanıp rte'de koz olarak saklanıyor. sinan ateş cinayetini gazeteciler ayan beyan ortaya çıkarmışken bu nedenle ipin ucu tutulmuyor. sadece timur soykan 'ın haberleştirdiği yolsuzluk, mafya, çökme ve cinayet zanlılarının üzerine gidilse ülkede kaba temizlik yapılmış olur ama iktidarın amacı bu değil.

edit: gerektiğinde atatürkçü ve/veya haber hesabı görünümlü fahrettin hesapları kendisini parlatacaktı ama mal muhalif tayfa elinde tuzlukla selçuk bayraktar 'dan ali yerlikaya'ya maraton koştuğundan faho ve rende binasına pek bir iş kalmıyor.

mk1,mk2 çelik rha,mk3 modüler kompozit zırh,mk4 seramik çelik nikel kaplı kompozit bez matrisi.
standart bir markeva tankının zırhı budur ve maalesef bu rambo bazukalarıyla yapısal bir zarar verilemez tabi bu bir savaş ve propaganda önemli ancak gönül isterki bir markeva tankının önüne en azından javelin roketiyle çıkılsın görelim şenliği.

ve bu muazzam saptamanın türkçe bilmeyen bit götveren tarafından yapılması... şükela!

n sayısına göre flört kademesi değişir.

nn recruit
nnn regular
nnnn hardened
nnnnn veteran

6 ve üstü beşiktaş evlendirme dairesi^*

yıllar önce barcelona’ya ilk gidişimde yanımdaki katalan kıza çok şanslı olduğunu söylemiştim, kafamı nereye çevirsem enteresan bişey görüyordum. kız “neden ya istanbul da çok güzel bence” derken önümüze bir sokak arasında 6-7 metrelik metal ve soyut bir heykel çıktı, kıza demiştimki “istanbul güzel de bunu dikseler mesela —bunun bi anlamı yok bu ne gereksiz bişey ben anlamadım o yüzden yok olmalı— diyecek binlerce dalyarak yaşıyor içinde”. işte o binlerce dalyarağın küçük bir kısmını görüyoruz başlıkta, siz beğenmediyseniz yok olsun, bir sike yaramaz aşağılık bir metal yığınıdır aynen.

başka bir şeye değineceğim ama kaynağı yine aynı zihniyet olduğu için yazmak istedim.

kadıköy'de yaşıyorum. moda ve yeldeğirmeni'nde adım başı köpek boku var. bunlar sokak köpeği işi değil, gezdirdiği köpeğinin bokunu temizlemeyenler yüzünden oluyor. çok seviyor, ölüyor bitiyor köpeğine ama bokunu temizleyecek kadar değil. ciddi ciddi bir noktada buralarda veba benzeri şeyler çıkmasından endişe ediyorum. kendi evinin önüne yaptırmaz ama götürüyor milletin kapısının önüne yaptırıyor ve öylece bırakıp gidiyor. bunun adı da hayvan sevgisi oluyor. oysa gerçekten seven böyle sorumluluklardan kaçınmaz, üşenmez.

cahil cühelanın bilmeden atıp tuttuğu ameliyat. kedinin kendi sağlığı için kısırlaştırılması elzemdir. tekrar yazayım, kedinin kendi sağlığı için. kısırlaştırılmayan dişi kedide rahim enfeksiyonu ve rahim kanseri gelişimi sık gözlenir. akıldan, bilimden, vicdandan nasipsiz bir yobazsanız bunu anlamanız zor.

bu kısırlaştırma karşıtı yobaz tipler kedi sahiplense kedi hamile kalınca kediyi sokağa atar. yavruları atar. sokaktakileri de beslemez. aklı olan herkes ama herkes sokaktaki kedilerin durumunu görünce kısırlaştırmanın onlara ne kadar büyük iyilik olduğunu anlar. kaldı kibu konuda dini hassasiyetiniz varsa araştırırsanız caiz olduğuna dair fetvalar da vardır.

bir hayvanın sorumluluğunu alacaksanız bu konuda lütfen bilimi takip edin. cahil yobazları değil.

edit: lütfen hayatınızda ilk kez bunları duyuyorsanız cehaletinizle bana mesaj atmak yerine gidin araştırın.

edit 2: https://www.haberet.com/…duklari-kan-dondurdu-44883
bu kişi bugün tutuklandı. dün gece evinden 70 çürümüş kedi cesedi çıkarıldı. kedileri işkence ederek öldürmüş. kısırlaştırılmasınlar da bunun gibi canilerin elinde mi can versinler?

lan oğlum bir karar verin atatürk nedir?

biri çükü kalkmaz der öbürü libidosu yüksek der beriki gay der başka biri pedofili der. kafayı mı yediniz siz anlamadım ki. ne oğlum bu adam? bir de siz niye cinsellikle kafayı bu kadar bozdunuz?

libidosuyla bilinirmiş demiş bir de. ulan cahil diyeceğim ama cahil biri de değil ki. ne diyeceğimi şaşırdım. ben tarihçiyim. şu zamana kadar zibilyar tane hükumdarın resmi/gayrı resmi hayat hikayesini okudum. mustafa kemal'in bütün gayrı resmi kaynaklarını dahi birleştirseniz libido yönünden bırakın ilk ona girmeyi ilk yüze sokamazsınız. 100 küsür çocuğu olan padişahtan tutun da, kendi öz kardeşine atlayan krallar oradan da kutsal bekaret yeminini bozup genç kızı hamile bırakan papaya kadar (bu arada hamile bıraktığı kızın kendi öz kızı olma ihtimali var. daha da acayip bir durum.) okudum. hatta sahabelerin anlattığına göre tek gecede 9 eşiyle zifaf yaşayan hz. muhammed'e kadar gittim. nerede mustafa kemal libidosuyla tanınıyor? görende zanneder dolmabahçe sarayında orgy partileri yapıldığıyla ilgili söylenti var. iması bile yok oğlum nereden kanaat getirdin adamın libidosunun yüksek olduğuna?

aslında ben biliyorum. zsa gabor'un yazdığı bir anı kitabı vardı. hoş onu da o mu yazdı belli değil ya. "56 yaşındaki atatürk ile deliler gibi seviştim. bir kadını nasıl mutlu edeceğini biliyordu. 15 yaşımda bekaretimi verdim." falan diyordu. zsa zsa gabor 1917 doğumlu. anlattığı söylenilen anı 1937 yılında geçiyor. yani zsa gabor 15 yaşında olamaz. bu arada atatürk o dönem siroz anasını satayım. ağır hasta adam anlayacağınız ne delisi ne sevişmesi. ha bir de bunun dışında ulaşabileceğiniz başka bir kaynak yok. dedikodu yok, ima bile yok lan. bir tek böyle bir anı var. anıda da elli tane hata var.

öf be arkadaş gece gece sinirim zıpladı yine. zaten adamın da amacı bu ya. aferin sinirlendirdin beni. çok iyi bok yedin.

adamlar tek kurşun atmadan sadece kur farkından dolayı 80 milyonluk ülkeyi köle pazarına çevirmiş, siz hala ergen bebeler gibi tankla tüfekle savaş kazanılacağını zannediyorsunuz. bu devrin savaşı ekonomik özgürlüktür. en basitinden girin youtube açın amerikan,alman,ingiliz gençlerinin oluşturduğu içeriklere birde bizim gençlerin oluşturduğu içeriklere bakın. kalite farkını anında görürsünüz. çünkü onlar bizim efendilerimiz olmuş acı ama gerçek bu

edit:imla